Yüzüm
asık bir şekilde iniyorum otobüsten. Daha ilk dakikada babam sıkı sıkı
sarıyor beni. Eve adım atıyorum, sevdiğim yemekler benim için hazır,
annemin yüzünde inanılmaz bir mutluluk, kahkahalarıyla içimi ısıtan
teyzem yanımda, 6 yaşındaki kuzenim benim için resimler çizmiş, odam
bildiğim gibi, çarşaflarda o bildik temiz koku. Daha da iyi anlıyorum
şimdi, ne anlamsız şey şu erkekler için üzülmek zaten böylesine
sevilirken.